Prof.Dr.Saim Sakaoğlu'nun / Fahrhünnisa Mahallesi Çaybaşı Caddesi adlı eserinden Konya'ya ilk elektrik verilen mahalleler ve elektriksiz yaşam notları...
Sokaklarımız Kitaplar yazar ki, şehrimizin ilk elektrikli semtleri Alâeddin Tepesi'nin çevresindekilermiş. O da, gecenin bir saatinden sonra, belki de 10.00 veya 11.00'e kadar imiş. Bu konuda merhum A. Sefa Odabaşı'nın yayınlarına bakılabilir. Eh, o semtler bayağı şanslıymış. Bizim mahallenin bütün caddeleri, tabii bütün sokakları ise her ayın belli günlerinde aydınlatılırdı. O da havanın açık, yani bulutsuz olduğu gecelerinde sevgili ay dedemiz dolunaya yaklaştıkça caddelerimizle sokaklarımız bir bayram aydınlığına kavuşurdu.
Mahallemizde hayat, yatsı namazından bir iki saat sonrasında karanlığa gömülürdü. Misafirliğe gelenler fazla gece kalmadan yola koyulurlardı. Ellerindeki fenerler hiç değilse birkaç metre de olsa önlerini aydınlatırdı. Bazı evlerimizin oturma odalarının pencereleri caddeye veya sokağa bakardı. O odalarda hayat devam ettiği sürece perdelerle sıkıca örtülen pencerelerden dışarıya vuran ölgün ışık hiç yoktan iyi sayılırdı. Ancak halamların, amcamların bizlerin evlerinin oturma odaları iç taraftaydı, sokağa bir faydası yoktu. Pirilerin ve Zeybeklerinki ise oturma odaları cadde üzerinde idi. Oralardan süzülecek ışıklar az da olsa dışarıya yansırdı. Sokaklar daha dar, daha az evli yerlerdi. Oraların aydınlatılabilmesi son derece zordu.
Bazı sokaklarımız zaten çıkmaz sokak idi. Mesela Ölmezler'in çıkmazında bir tek onların evi vardı. Özellikle yaz gecelerinde mehtabın aydınlatmasının ayrı bir zevki vardı. Bir yandan mehtabın oluşturduğu solgun gölgeler, öte yandan elinizdeki fenerin siz adım attıkça yaklaşıp uzaklaşan, ha bire uzayıp kısalan gölgeleri geceye ayrı bir renk katardı.
Saim Sakaoğlu
twitter/konyatarihi
0 yorum :